GÜNDEM

Yaz geldi, 20 milyon bakteri su şişesine girdi!

Abone Ol

Güne su içerek başlayın, ilk litreyi sabah için ve iş yerinde masanızda veya kolunuzun uzanabileceği bir yerde bir şişe tutun. Bu sözleri bol su tüketmenin önemine vurgu yapan uzmanlardan sık sık duyuyoruz. Peki, içilen su miktarını belirlemek için gün içinde kullandığımız şişeler ne kadar temiz? Yeterince temizlenmeyen şişeler hangi hastalıkların ortaya çıkmasına neden oluyor? Su kapları içerisinde kolera, sigella, salmonella, aeromonas, lejyonella gibi bakteriler, giardia ve amip gibi parazitler ve de norwalk ile rotavirüs bulunabileceğini söyleyen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, “Hepsinin ortak noktasına baktığımızda bulantı, kusma ve ishale sebep olduğunu görüyoruz. Özellikle arabada uzun süre bekletilmiş su şişelerinin tekrar tekrar kullanılması ya da beklemiş ve sonrasında soğutulan sularda pek çok mikrop canlı kalabiliyor. Waterfilterguru.com adlı bir internet sitesinin yayımladığı bir çalışmaya göre, tekrar kullanılabilir su şişeleri ortalama olarak 20,8 milyon bakteri birimi (CFU) içeriyor. Bu da klozet kapağındaki mikroplardan 40 bin kat daha fazla” dedi.

SU ŞİŞESİ TEMİZLİĞİ NASIL YAPILMALI?

“Pet şişeler yerine cam şişelerde sunulan veya çelik ya da cam matara almak, bu yolda atacağınız ilk adım olabilir” diyen Dr. Ayça Kaya, “Özellikle dışarıda tezgahlardan ve marketlerden alınan su şişelerini mutlaka deterjanlı ve nemli bir bezle dezenfekte etmelisiniz. Günlük temizlik için de cam ya da çelik mataranızı sıcak sabunlu su karışımıyla doldurun, sallayın ve mutlaka bol su ile durulayın. Kapaklar ve üstü hareketli parçalar daha fazla toz, kir ve kalıntı barındırabiliyor. Bu sebeple temiz bir fırçayla girintili kısımları detaylıca temizlemek daha doğru olacaktır. Eğer su şişenizi temizlemeyi uzun süre ihmal ettiyseniz, şişeyi gece boyunca sirkeli su çözeltisinde bekletin, durulayın ve tekrar kullanmadan önce tamamen kurumasını bekleyin. Kullandığınız matara ya da şişelerin hijyenine dikkat ederseniz mikropların oluşumunun önüne geçebilirsiniz” diye konuştu.  

'HORMANLARI BOZUYOR, KANSERE YOL AÇIYOR'

Birden fazla kullanılan şişelerin içinde su temiz olsa da tortular olabildiğini söyleyen Nükleer Tıp Uzmanı Dr. Mari Benli de, “O tortuların içinde insan sağlığına zarar verebilecek çeşitli mikroorganizmalar üreyebilir. Bu durumun önüne geçmek için birkaç kullanımdan sonra su şişeleri sıcak ya da ılık sabunlu suyla yıkanmalı. Bazı sular büyük sert plastiklerde satılıyor. Bu ürünlerde plastiklere sertlik vermesi için bisfenol denilen kimyasal bir madde kullanılıyor. Söz konusu bu plastikler çok fazla sıcağa maruz kalırsa bisfenol suya karışabiliyor. Doğal şartlarda bisfenolün zararlı olduğuna dair bir durum söz konusu değil ancak aşırı bir bulaşma olduğunda bazı organların ve hormonların çalışmasını bozuyor. Hatta ileri düzeyde vücuda girişi olursa kansere neden oluyor. Gün içinde su içmek için kullanılan şişelerin temizliğine özen gösterilmeli” uyarısında bulundu.

Günlük kullanılan su şişelerinin ağızdaki neme ve bakterilere kalıcı olarak maruz kaldığını belirten Gıda Mühendisi Ebru Akdağ, “Bu nedenle şişede zararlı bakteri üremesi riski her zaman mevcuttur. Su şişenizi düzenli olarak yıkamazsanız, bakteriler kabın içinde gelişmeye başlayacak ve içine koyduğunuz suyu kirletecektir. Şişede bakteri biriktiğinde, hoş olmayan kötü koku oluşur ve su içmeyi zevksiz hale getirir. Buna ek olarak şişedeki durgun su uzun süre el değmeden bırakılırsa şişede küf oluşmaya başlayabilir. Küf oluşumu nem ve bakteri birikiminden kaynaklanır” bilgisini paylaştı.  

TEK KULLANIMLIK PET ŞİŞE TEKRAR KULLANILIR MI?

“Su kabı içerisinde bulunabilecek mikroorganizmalar; su kabının kullanım sıklığı, içerisinde taşınan suyun ilk yükü, su kabının kullanım şekli, kullanım boyunca nasıl muhafaza edildiği, temizlik sıklığı ve metodu gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir” diyen Ebru Akdağ, “Tek kullanımlık plastik şişelerin yeniden kullanılması önerilmiyor. Yeniden kullanılan şişeler bakteri ve hastalığa neden olan diğer organizmalarla kontamine olabilir. Bu tarz şişelerin tekrar kullanılması insanların sağlığını riske atıyor. Yeniden kullanılabilir su şişelerinin düzenli olarak temizlemesi gerekir” dedi.

Şişelerin temizlik metodu ve sıklığının şişenin malzeme türüne, dizaynına, yeniden doldurma sıklığına ve tüketim davranışına bağlı olarak farklılık gösterebildiğine değinen Ebru Akdağ, "Direkt şişeden tüketimin, ağız florasında doğal olarak bulunan mikroorganizmaların şişe içeriğindeki suyun mikrobiyal kalitesini etkileyebileceği biliniyor. Temizlik sırasında su şişesinin tüm bileşenlerinin (kapak, pipet, conta gibi) tekrar birleştirilebilecek şekilde ayrılması ve tüm parçaların temizliğe dahil edilmesi uygun olacaktır” önerisinde bulundu.

ÇAMAŞIR SUYU YERİNE KABARTMA TOZU, SİRKE

“Günlük kullanımda en iyisi cam şişe kullanımı” diyen Ebru Akdağ, “Ancak ışığa karşı daha korunmasız kalması ve taşıma güçlüğü gibi nedenlerle suya uygun diğer ambalaj türleri de kullanılabilir. Önemli olan doğru koşullarda saklamak ve temizliğine dikkat etmektir. Bazı su şişeleri bulaşık makinesinde yıkanabilir fakat deterjan artığı kalmadığı ve iyice durulandığı kontrol edilmeli. Eğer su şişelerinizin daha yoğun bir temizliğe ihtiyacı varsa, bikarbonat (kabartma tozu) veya sirke kullanılabilir. Tüketilmesi güvenli olmadığı ve koku bıraktığı için çamaşır suyu kullanmaktan ise kaçınılmalı. Eğer şişede görünür siyah küf lekeleri varsa iyice yıkanmalı, fırçalanmalı ve durulanmalı” açıklamalarını yaptı.