MHP lideri Devlet Bahçeli, her sene olduğu gibi yine bayram namazının ardından Alparslan Türkeş'in kabrini ziyaret etti. Bahçeli, Türkeş'in kabrini ziyareti sonrası açıklamalarda bulundu.
Bahçeli'nin açıklamalarından derlenenler:
Düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Türkiye devlet ve millet olarak çok büyük meselelerle karşı karşıya. Yeni bir süreçteyiz yeni yüzyılın ikinci evresi Türk milletinin tekrar yükselişi direnişidir. Burada çok dikkatli olmak gerekiyor. Türkiye'nin birliğe ihtiyacı vardır.
Siyasi partilerimizde karmaşa, çatışma, birbirlerine karşı aşırı derecede yalan sömürüsü yapılmaktadır. Bu gidişat iyi değildir. Önümüzdeki günlerde siyasi partilerimiz siyasi istikrarı önce kendi kurumlarında sağlamak sonra da ülkeye siyasi istikrar getirmek daha sonra da büyük Türkiye'nin inşasında ortak iradesini ortaya koyarak güçlü Türkiye'nin yükselişinde katkıda bulunmalıdır.
Televizyonları çok yakından takip ediyoruz, konuşmacıları dikkatle dinliyoruz. Yorumların hepsi yerelleşme, cepheleşme ve ayrışmaya yönelik söylemlerle devam ediyor. Buna da son vermek lazımdır. Basın mensuplarımızın değerlendirmelerinin Türkiye'nin hedefleriyle paralel olması lazımdır. Buna dikkat edilmemektedir. Bir konuda kanaatimi söylemek istiyorum: Türkiye'de siyasi tartışmalar, kongreler, yeni yeni adaylar ortaya çıkarmalar süregelmektedir. Her seçim sonrası bir suçlu aranır. Bu suçlu partilerin yönetiminde değil, yönetiminin dışında unsurlar aracılığıyla partilerdeki yenileşmeye yönelik gayretler olarak kendini göstermektedir. 6'lı masa Türk siyasetinde önemli bir örnektir. Partiler kongre kararı alarak yenileşme gayretindedir.
AKŞENER'E ÇAĞRI
Benim düşüncem şudur. Bizden ayrılmış olan bir grup arkadaşımız İYİ Parti'yi kurmuşlardır. İYİ Parti TBMM'de temsil edilen bir siyasi bir kurumdur. Şuan için 104 tane siyasi kurumumuz var. Bu siyasi kurumlar demokrasinin vazgeçilmez unsurları. Ve bu vazgeçilmez unsurlar ancak 34'ü siyasi seçimlere katılabilmektedir. Hem genelde veya mahallide. Bu seçimler sonucunda ise birinci anlayış partiyi bölmek partiyi küçültmek partiyi daraltmak. O sebepten dolayı bizden ayrılmış bir siyasi partinin bugün tartıştığı konu 27 Nisan'da zannediyorum Olağanüstü kongreleri olacak. Milliyetçi Hareket Partisi 55 yıllık siyasi hayatında bu tür davranışların birçoğunu yaşamıştır. Ayrışmalar olmuştur, ayrı partilileşmelere gidilmiştir sonuç itibariyle MHP ulu çınar gibi ayakta kalabilmeyi başarmıştır. Bütün siyasi partilerin bu manada kalması lazım. Şimdi gördüğüm kadarıyla önüne gelen aday olmaya çalışıyor bu adaylar onların hakkıdır. Fakat çoklu adaylar çoklu bölünmelere de vesile olabiliyor. Küsmeler, kırılmalar, ayrışmalar partiyi küçültme gibi gayretler olabiliyor. O sebepten dolayı önümüzdeki siyasi istikrarı siyasi partilerdeki istikrarla ilişkilendirerek Sayın Meral Akşener hanımefendinin ayrışma kararından vazgeçerek partinin başında devamında onunla beraber aday olmayı düşünen, partiye güç verme kararı alan, proje sahipli arkadaşların da etrafında kenetlenerek Türkiye'nin meselelerini, anayasa değişikliğinden tutun her türlü konu üzerinde çaba gösteren parti konumuna gelmesini düşünmekteyim. Ne de olsa geçmişte ilişkilerimiz olan geçmiş dönemlerde kardeşliğimiz bulunan geçmiş dönemlerde siyasi hareketlerde komşuluk imkanı bulduğumuz siyasi partinin böyle bir oyuna düşmeden kararını vermek suretiyle 27 Nisan'da Türk siyasi hayatındaki faaliyetlerini gözden geçiren bir olağan kongreyle genel başkan seçeceği yerine istişarelerle partilerini güçlendirebileceği bir yola girmelerini tavsiye ediyorum. Kabul ederler etmezler ama benim düşüncem budur.
.
