GENEL

GÜNCELLEME - Depremde 72 kişinin öldüğü Grand İsias Hotel'e ilişkin davanın duruşmasına devam edildi

- Mahkeme heyeti sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verdi SANIK SAVUNMALARI VE ARA KARAR EKLENDİ

Abone Ol

ADIYAMAN (AA) - Adıyaman'da, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde yıkılan ve 72 kişinin hayatını kaybettiği Grand İsias Hotel'e ilişkin 3'ü tutuklu 11 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesince adliyenin zemin katındaki çok amaçlı konferans salonunda yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

Duruşmada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel, yaşamını yitiren sporcuların aileleriyle taraf avukatları da hazır bulundu.

Duruşma savcısı esasa ilişkin mütalaasında, yapı sahibi, müteahhidi, otelin yönetim kurulu başkanı olan tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un kusurlu olduğunu kaydetti.

Bozkurt'un eşi Ulviye Bozkurt ile çocukları tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt, tutuksuz sanıklar Efe Bozkurt, Bilge Açık, Seda Zeren, Şule Özbek, otelin yönetim kurulu üyeleri ve yapı sahibi olduklarını hatırlatan Savcı, otelde asansör için boşluk açılması, yönetmelik hükümlerine uygun statik ve betonarme proje hazırlatılmaması, yapı ruhsatı alınmadan binaya kaçak kat ilave edilmesi sebebiyle kusur bulunduğunu bildirdi.

Savcı, tutuksuz sanık inşaat mühendisi Hasan Aslan'ın fenni mesul olduğunu, kusurlu malzeme kullanılması ve gerekli işlemlerin yapılmaması nedeniyle sorumluluğunun bulunduğunu, üzerine düşen dikkat ve özeni göstermediği için kusurlu olduğunu aktardı.

Tutuklu sanık mimar Erdem Yıldız'ın fenni mesul olduğu, uzmanlık alanı olmadığı halde yapının sağlamlığı yönünde rapor verdiğini, kapsamlı statik ve betonarme proje hazırlamadan yapı ruhsatı alınmasını sağladığı için kusurlu olduğunu ifade eden duruşma savcısı, inşaat mühendisi Halil Bağcı'nın fenni mesul olduğu, denetimleri yapmadan ve kolonlarda donatı açısından yetersizlikler olduğu halde, sadece bodrum katları esas alınarak sağlam raporu hazırladığı gerekçesiyle kusurlu bulunduğunu anlattı.

Savcı, tutuksuz sanık inşaat mühendisi Mehmet Güncüoğlu'nun da statik proje müellifi olduğu, otelin yüksekliğinin 21 metreyi aştığı, yeterli perde duvar yapılmadığı gerekçesiyle kusurlu olduğunu kaydetti.

Tüm sanıkların "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan ayrı ayrı cezalandırılmasını talep eden savcı, vefat edenlerin sayısı göz önünde bulundurularak cezanın alt sınırdan uzaklaşılmasını istedi.

Savı, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına, Yıldız, Aslan, Göncüoğlu ve Bağcı'nın mesleklerinde gerektiği özeni göstermediği gerekçesiyle meslek icralarından mahkeme heyetince belirlenecek sürede yasaklanmalarına karar verilmesini talep etti.

Tutuklu sanık Ahmet Bozkurt, müteahhit değil binanın sahibi olduğunu kendisine ve ailesine atılan suçlamaları kabul etmediğini belirtti.

Binanın sağlam olması için elinden geleni yaptığını savunan Bozkurt, raporun ısmarlama olduğunu öne sürdü.

Mahkeme başkanının "raporun kim tarafından hazırlatıldığını düşünüyorsun?" sorusuna sanık "Konuşulmuş, hazırlanmış ama kim bilemiyorum, bizi suçlayanlar." şeklinde yanıt verdi.

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt, otelle ilgilenmediğini otomobil bayisiyle ilgilendiğini belirterek suçsuz olduğunu ileri sürdü.

Tutuklu sanık mimar Erdem Yıldız, statik proje müellifi olarak uydurulduğunu, evrakın pervasızca hazırlandığını ve suçsuz olduğunu öne sürdü.

Başka davadan tutuklu bulunan sanık Halil Bağcı, Ahmet Bozkurt ile tanışmadığını, 13-14 davada yargılandığını, inşaata hiç gitmediğini ve suçsuz olduğunu savundu.

Tutuksuz sanık Mehmet Göncüoğlu, konut projesinde yer aldığını ancak otel projesinde bulunmadığını belirterek, şunları söyledi:

"30 yıldır Adıyaman'a ayak basmadım. Konut projesinin otele çevrildiğini daha sonra öğrendim, bana sorulmadan yapılmış. Taşınır mı taşınmaz mı statik projesi yok yapıldıysa bilmiyorum. Otel projesi yapmadığım halde ismim nasıl geçiyor. Ben bunu yapanlardan şikayetçiyim, ailem perişan oldu ve depresyon hastasıyım. Binanın yük kalitesi artmış, beton kalitesi az, burada benim bir suçum kusurum yok. Ama nasıl oluyorsa her iki projede de ismim geçiyor. Burada kusursuzum, kusurum yok."

Tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un avukatının talebi üzerine dinlenen tanık Ö.G, Antakya'da 1700 yapının karot ve çeliklerini kırdığını ve bilirkişi raporları hazırladığını belirterek, bilirkişi raporunda 7 ve 11. karotların değerlendirme dışında tutulması gerektiğini ancak bunun yapılmadığını söyledi.

Sanık avukatları da bilirkişi ve mütalaaya katılmadıklarını belirterek beraat talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut hallerinin devamına, yeni bilirkişi raporu alınması yönündeki taleplerin reddine, kamu görevlileriyle ilgili davanın akıbetinin sorulmasına karar vererek, duruşmayı 24 Aralık'a erteledi.

- Dava geçmişi

Kahramanmaraş merkezli depremlerde, KKTC'den sporcuların da aralarında yer aldığı 72 kişinin yaşamını yitirdiği Grand İsias Hotel'e ilişkin otel sahibi tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, oğlu Mehmet Fatih Bozkurt ve mimar Erdem Yıldız ile tutuksuz 8 sanık hakkında iddianame hazırlanmıştı.

Sanıkların "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, 1993 yılında konut olarak inşa edilen otele 2016 yılında ruhsatsız bir kat eklendiği, binada kullanılan malzemenin kalitesinin yetersiz olduğu ve yönetmeliklere uyulmadığı belirtilmişti.