Erdoğan, 'Yeni bir dönemin arifesindeyiz.' derken; 'Aşmamız gereken engeller var.' ifadelerini kullandı.

Bakan Yerlikaya, gündeme ilişkin soruları yanıtladı Bakan Yerlikaya, gündeme ilişkin soruları yanıtladı

Dünyadaki ve bölgedeki kırılmaların eşliğinde yeni bir dönemin arifesinde olunduğunu belirten Erdoğan, "Elbette her şey güllük gülistanlık değil. Hala çözmemiz gereken sıkıntılar, aşmamız gereken engeller var. Ama sadece bunlara bakarsak bunlara takılıp kalırsak olmaz. Bir yandan mevcut sıkıntıları çözmekle uğraşırken diğer yandan ülkemizin ve milletimizin önündeki yeni fırsatları değerlendireceğimiz irade ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Biz bu iradeye sahibiz. Milletimiz de 22 yıldır girdiğimiz her mücadelede yanımızda yer alarak bu iradeye sahip olduğunu göstermiştir. Kimi zaman günlük sıkıntıların, konjonktürel dalgalanmaların, karamsarlık pompalayan kifayetsizlerin etkisiyle morali bozulan vatandaşlarımız olduğunu görüyoruz. Şundan her bir insanımız emin olsun. Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci asrı ile birlikte önüne açılan yeni kapıları yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmektedir. Bunun için vatandaşlarımızdan biraz daha sabır, biraz daha metanet, biraz daha cesaret, biraz daha gayret ve elbette biraz daha destek istiyoruz." dedi.

Öte yandan Erdoğan, “Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? Bunu diyecek kadar kendi tarihini bilmeyenleri, kültür ve medeniyet değerlerimizden yoksun olanları görüyoruz” dedi.

Anadolu coğrafyası son dönemde zalimlerin zulmünden kaçarak sığınanları da bağrına basmıştır. Sınırlarımız içinde ve hemen dibinde hayata tutunmaya çalışan Suriyeli kardeşlerimize kol kanat gererek, kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirdik. Bunu da şikayet ederek değil, muhacirlere ensar olma şuuru ile yaptık. Şimdi bakıyorsunuz birileri çıkıp ileri geri konuşuyor. Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? Bunu diyecek kadar kendi tarihini bilmeyenleri, kültür ve medeniyet değerlerimizden yoksun olanları görüyoruz. Kimi bu soruyu cahilliğinden mevcut CHP yönetimi gibi olanların çoğu da tamamen ideolojik fanatizmden soruyor. Şimdi gördün mü niçin bizim oralarda olduğumuzu? Şimdi gördünüz mü bizim niçin Suriye'de olduğumuzu? Ne oldu şimdi? Suriye’nin başındaki nerede? Ve şu anda Suriye’den gelen kardeşlerimiz şimdi neredeler? Diyorlar ki: “Biz tekrar topraklarımıza dönüyoruz.” 

Parti içi iktidar mücadelesinden başlarını kaldırıp iki satır tarih okuyacak bir iki makale karıştıracak vakitleri dahi yok. Türkiye'nin hemen dibinde kritik gelişmeler yaşanıyor. Ama bunlar ne olup bittiğini takip bile etmiyorlar. Öyle ki dünya yıkılsa, 3. Cihan Harbi çıksa inanın CHP yönetiminin umurunda olmaz. Mesela şu soruyu kendilerine hiç sormuyorlar: “1. Dünya Savaşı bölgemizde sınırları yeniden belirlerken, şartlar başka türlü zuhur etseydi acaba ne olurdu? Kuvvetle muhtemel, Halep dediğimiz, İdlib dediğimiz, Hama dediğimiz, Şam dediğimiz, Rakka dediğimiz şehirler tıpkı Antep gibi, tıpkı Hatay gibi, tıpkı Urfa gibi bizim birer vilayetimiz olacaktı.” Bu şehirler sınırlarımız dışında kaldı diye herhalde oralarda yaşayan insanlarımızla bağımızı tümden kesecek değildik. Nitekim bilhassa sınır şehirlerimizdeki vatandaşlarımızla sınırın ötesindeki yerlerde yaşayanlar son bir asır boyunca insani ilişkilerini, alışverişlerini, akrabalıklarını devam ettirmişlerdi. Hatta bizim şehirlerimizle sınır ötesindeki şehirler arasında düzenli otobüs ve dolmuş seferleri, taksi ulaşımı hep sürmüştür.