Kentin anayasası olarak adlandırdığı yeni imar planının meclisteki tüm partilerin desteği ve oy birliğiyle kabul edilmesinin önemine vurgu yapan Başkan Gürbüz, yapı ruhsatlandırma konusunda hassas olunmasının çok önemli olduğunun da altını çizdi. Kendi döneminde ruhsat verdiği tek bir binanın dahi yıkılmadığını belirten Başkan Gürbüz, yıkılan binaların kaç tanesinin hangi yıllarda ruhsatının alındığını ise grafikle gösterdi.
Başkan Gürbüz’ün paylaşımı şu şekilde;
Vicdanen rahat olmak çok önemli.
Bu senenin başına kadar bütün eleştirileri göğüsleyerek ısrarcı olduğumuz imar planındaki titiz tavrımız sayesinde, göreve gelmemizden sonra ruhsatını verdiğimiz tek bir bina dâhi yıkılmadı.
Göreve geldiğimiz 2019 senesinden sonra yüksek katlı ve vatandaşımızın hayatını tehlike altına atan ruhsatsız yapılara izin vermediğimiz ve zemin uygunluğunu her şeyin üstünde tuttuğumuz için, ruhsat verdiğimiz 419 binanın tek bir tanesi dâhi yıkılmadı, tek bir vatandaşımız dâhi hayatını kaybetmedi.
Bu hassas tavrımızı sadece yeni ruhsat verdiğimiz yapılarda da değil, geçmişte yapılan uygunsuz yapıların plan tadilatları iptal edip, imar mevzuatına uygun olmayan tüm düzenlemeleri yeniden gözden geçirilerek imara uygun hale getirdik. Dahası şehrimizdeki yaşamı tehdit eden ve acilen ortadan kaldırılması gereken kötü ve sağlıksız yapılarla ilgili gerekli tedbirler alarak yıkım faaliyetlerine başlamıştık.
O günlerde bizi haksız yere eleştiren, çok da iyi niyetli olduğunu düşünmediğimiz bazı kişilere deprem bizim tavrımızın doğru olduğunu net bir şekilde göstermiştir diye düşünüyoruz.
Şu kesinlikle akıllardan çıkmamalı; imar planı, vatandaşın hayatının ve memleketin selametinin teminatı, adeta şehrin anayasasıdır! Tam da bu sebeple bu kadar yüksek bir öneme haiz olan imar planlarının, şehir plancıları, mimarlar ve teknik uzmanlar tarafından yapılması gerekiyor.
Şehrimizin güvenliğini ve sağlığını önceliklendiren bu adımlarımız, depremin ardından daha da önem kazandı. Şehrimizin anayasası olarak gördüğümüz ve bir annenin yavrusuna gösterdiği hassasiyetle üzerinde çalıştığımız yeni imar planımız da bu açıdan çok önemli.
Belediye meclisimizdeki tüm siyasi partilerin desteği ve oy birliği ile kabul edilmesi de bu hassasiyetin bir nişanesi oldu. Buradan bir kez daha bu hassas ve hayati konuda Elbistan’dan yana tavır alan tüm partilerimize teşekkür ediyorum.
Bizler fâniyiz, makamlar da geçici. Ama aldığımız kararlar 30 sene, 50 sene sonra doğacak çocuklarımızın hayatını etkiliyor. Bu sorumluluğun bilinciyle, adeta karıncayı incitmemek için adım atarak hazırladığımız imar planımız memleketimize hayırlı olsun.
Şâirin dediği gibi; “Bâkî kalan, bu kubbede bir hoş sadâ imiş”
Hoş bir sadâ bırakabildiysek ne mutlu bizlere.
Titiz tavrımız sebebiyle göreve geldiğimiz 2019 senesi sonrası ruhsat verdiğimiz tek bir yapının dâhi yıkılmamış olması bizce çok önemli.
Aynı aşkla ve asrın felaketinin yaralarını sarma borcumuzun bilinciyle memleketimize çok daha fazla hizmet etmeye devam edeceğiz.
