Tunç, kentteki temasları kapsamında İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Ege Deniz Bölge Komutanlığını ziyaret ettikten sonra AK Parti İzmir İl Başkanlığına geçti.
Burada partililer tarafından karşılanan Tunç, yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 22 yıl önce kurulduğunu ve 21 yıldır iktidarda olduğunu hatırlatarak, yapılan çalışmaları anlattı.
İzmir Adliyesinin önünde planlanan terör eylemini önleyen ama kendi canını feda eden polis memuru Fethi Sekin ve mübaşir Musa Can'ı anmak için İzmir'e geldiklerini hatırlatan Tunç, şöyle konuştu:
"15 Temmuz darbe girişiminde başarılı olamayanlar işte 'Yine acaba terör eylemleriyle, provokasyonlarla bu ülkeyi bezdirebilir miyiz?, Milleti korkutabilir miyiz' diye eylemlerine devam etmeye çalıştılar. Başaramadılar. İşte neden adliyeyi tercih ettiler? Çünkü milletiyle beraber Türk yargısı o gece iş başındaydı. O gece darbecileri durdurmak için milletimiz meydanlara, o gece bugün eleştirdikleri Türk yargısı, bağımsız ve tarafsız Türk yargısı hemen adliyelere koştu. O savcılarımız hemen o darbeciler hakkında soruşturmaları başlattılar, gözaltılar yaptılar. Geçmişte darbecilere destek olan, darbe mağdurlarını yargılayan, idama mahkum eden yargı düzenlerinden bugün darbe mağdurlarının hakkını savunan milletin hakkını savunan darbecileri yargılayan bir hukuk düzenine, yargı düzenine geçtik. İşte bu hazmedilemiyorum. Bunu hazmedemedikleri için de ne yaparlarsa boş. Biz milletimizle beraber yolumuza devam edeceğiz."
Tunç, Cumhuriyet'in son çeyrek asrına Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti'nin damgasını vurduğunu ve Türkiye'nin her alanda 3-4 kat büyüdüğünü, milletin refahının arttığını aktardı.
Son dönemde pandemi ve bölgedeki savaşların ekonomiyi olumsuz etkilediğini vurgulyan Tunç, bundan çıkışın da yine AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'la gerçekleşebileceğini dile getirdi.
"Anayasa'mızda sıkıyönetim diye bir madde vardı kaldırdık"
Bugüne kadar sessiz devrim sayılan reformlara imza attıklarını vurgulayan Tunç, şöyle devam etti:
"Kamu denetçiliğinin kurulmasından tutun da bilgi edinme hakkına varıncaya kadar. Özel hayatın korunmasından, kişisel verilerin korumasına varıncaya kadar. Yine özellikle Anayasa Mahkemesinin, Hakimler ve Savcılar Kurulunun, Yüksek Askeri Şura'nın, Milli Güvenlik Kurulu'nun yapısını demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirilmesine yönelik reformlara varıncaya kadar. Yargı birliğinin sağlanması, askeri yargının kaldırılması, askeri, yüksek idare mahkemelerinin, askeri yargıtayın kaldırılması, sivillerin dahi askeri mahkemede yargılandığı dönemlere son verdik. Anayasa'mızda 'sıkıyönetim diye bir madde vardı' kaldırdık. Anayasa'mızda 'darbeciler yargılanamaz' diye bir madde vardı. Bunların hepsini kaldırdık. Kadın, çocuk, şehitlerimizin, gazilerimizin haklarını güçlendirdik. Çocukların korunması noktasında özellikle hassas olduğumuzu, kadına karşı şiddetin önlenmesi noktasında hassas olduğumuz ve bu alanda da gerek mevzuatla ilgili, gerek uygulamayla ilgili önemli çalışmalar yaptık. Şimdi biz bunları yeterli görüyor muyuz? Elbette ki görmüyoruz. Türkiye Yüzyılı'na yeni, demokratik, sivil bir Anayasa yakışır. 28'inci dönem yasama döneminde parlamentomuzda gerçekleşecek uzlaşmayla milletimize olan bu borcumuzu da yerine getirerek, Türkiye'yi o vesayetçi, darbeci ruhu halen taşımaya devam eden Anayasa'dan kurtararak yeni, demokratik, kuşatıcı bir Anayasa'yı inşallah gerçekleştirmiş oluruz."
"İzmir bu kez öyle bir ışık yakacak ki Ege aydınlanacak"
Tunç, özellikle afetlere karşı dirençli şehirlerin oluşturulması gerektiğini, hükümet olarak her seçim beyannamelerinin ilk maddesinin afetlere karşı dirençli şehirler, kentler oluşturmak olduğunu vurguladı.
6 Şubat'ta yıkılan şehirleri yeniden inşa etmenin mücadelesini verdiklerini dile getiren Tunç, "Diğer yandan da bundan sonra muhtemel depremlere karşı dayanıklı şehirlerin üretilmesi noktasında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hükümetle uyumlu çalışacak, ondan destek alacak belediye başkanlarımız çok önemli. İzmir için bu çok önemli. İnşallah İzmir bu kez öyle bir ışık yakacak ki Ege aydınlanacak. Bunu hep beraber göreceğiz. Yeni dönemde de önce insan demeye devam edeceğiz. İnsanı güçlendireceğiz ki aile güçlü olsun. Aile güçlü olsun ki toplum güçlü olsun. İşte ailemizi korumaya, kadınlarımızı, çocuklarımızı korumaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Programa, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, AK Parti İzmir milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya ve Yaşar Kırkpınar ile partililer katıldı.